Gelecekteki Gıda Kıtlığı İle Mücadelede Alglerin Rolü
Dünya, günümüzde bir çok aktivist kişi ya da örgütlerin dikkat çekmeye çalıştığı konu olan gıda ve enerji güvenliği gibi iki büyük küresel zorlukla karşı karşıyadır.
Hızlı artan dünya nüfusundan dolayı 2050 yılına kadar 10 milyar insanın beslenmesi (gıda kıtlığı) gerekecek. Bu, karbon ayak izimizi azaltırken gıda üretiminde yüzde 70’lik bir artış ve enerji talebini iki katına çıkması anlamına geliyor. Günümüzde politikalar, sosyal sorumluluklar, mevcut tarımsal ve endüstriyel üretim sistemleri bu talepleri karşılayamamaktadır. Bu gidişatı değiştirmek için şu anda radikal olarak farklı ve inanılmaz derecede etkili olan bir şey gerekiyor.
Alg (Yosun) Yetiştiriciliği Bu Duruma Cevap Olabilir Mi?
Kar amacı gütmeyen, bağımsız bir düşünce kuruluşu olan Australia21 tarafından yayınlanan bir rapor, yosun çiftliklerinin yıllık ekonomi için onlarca milyon dolarlık büyük yeni bir endüstri haline geleceğini öngörerek bu soruyu yanıtlıyor. Sonuç olarak, milyar dolarlık bir sanayi haline gelecek.
“Avustralya’da genişleyen bir alg sanayisi için fırsatlar” raporu, Avustralya’da genişleyen bir alg endüstrisi için fırsatları keşfetmek için oluşturulan bir kongreydi. Kongrede Bilim, politika ve girişimcilik konularında uzmanlaşmış 24 farklı alg grubu yosun yetiştiriciliği potansiyelini keşfetmek için bir araya geldi.
Raporda, endüstrinin henüz emekleme döneminde olduğu kabul edilmesine rağmen, yosun yetiştiriciliğinin nasıl yaygınlaştırılacağı ile ilgili öneriler de yer almaktadır.
Toplantının öncesinde ki büyük zorluk, Avustralyalı şirketlerin, Avrupa ve ABD’de görülen canlı ve dinamik alglere dayalı sanayilere benzer bir şey inşa etmedeki yetersizliğiydi. Avusturya, yosun yetiştiriciliği için gereken tüm doğal avantajlara sahip bir ülke. Benim sorum: Yosun endüstrisi son 30 yıldır kendisini kuramamış olsaydı, şimdikinden farkı ne olurdu?
Toplantı ilerledikçe, değişen şeylerin netleştiği ortaya çıktı. Önümüzdeki iki ile beş yıl içinde tarımda, yosunları hem hammadde hem de yeni sanayiler için bir platform olarak kullanacak olan farmasötiklere kadar değişen sektörlerden oluşan bir grup oluşacağına inanılıyor.
Neden küçük ve orta ölçekli işletmelerle ilerleme kaydedilmemiş?
Herhangi bir yeni aday gibi, bir hammadde olarak algler, mevcut işletmelerde ve tedarik zincirlerinde genellikle sübvanse olan statükoyu bozmaya mecburdur. Gerçek şu ki, yosunlar sürdürülebilirdir, gezegen dostu ürünler finansal taban çizgisine yardımcı olamaz, en azından bu aşamada… Bilim, araştırma https://helmii.com ve geliştirme ile girişimciliğin alg üretim zinciri boyunca verimliliklerini artırmak için birbirine bağlanması gerekiyor.
Sydney Teknoloji Üniversitesi’nde (UTS), yenilikçilerin, girişimcilerin, üniversitelerin, iş yerlerinin ve hükümetin bir araya gelebileceği Deep Green Biotech Hub adlı yeni finanse edilen bir NSW hükumet girişimiyle bağlantı sorunu ele alınmaktadır. Yenilik için bu katalizör, algal bazlı biyoteknolojilerin görünürlüğünü önemli ölçüde artırmıştır.
Avustralya21 yuvarlak masa toplantısında, hükumetle ve potansiyel yatırımcılarla alg tarımının Avustralya’ya nasıl faydalı olabileceğini göstermek üzere bir strateji belirlemek için bir yol haritasına ihtiyaç olduğu konusunda genel bir mutabakat var. Yosun esaslı biyoyakıtlar bize amacımız doğrultusunda yol kat etmemize olanak sağlamasına rağmen, yeni sanayiler için yüksek değerli ürünlerin üretilmesi ve çıkarılması bizi istenilen yere yakınlaştıracaktır. Bu hem heyecan verici hem de ulaşılabilir bir ihtimal.
Kaynak: https://phys.org/news/2017-08-role-algae-combat-future-food.html
TR Çeviri: Levent KIRCA
Dünya temiz ve alternatif enerji kaynaklarına yönleniyor ve yeni enerji kaynakları üretmeye çalışıyorken bizler bu girişim ve araştırmaların neresindeyiz? Ülke olarak kendi enerji potansiyelimiz nedir? 2050 yılı için bir enerji yol haritamız var mı? Gelin bu soruları ve daha fazlasını yorum kısmında birlikte tartışalım.